Dişleri çevreleyen dokuların, diş etleri ve diş köklerini çevreleyen kemik hastalıkları ve bunların tedavisi ile ilgilenen bir anabilim dalıdır.

Kliniğimizde bu bağlamda;

a-Diş Taşı Temizliği: Bakteri plağı zamanla sertleşmesi neticesinde diştaşına dönüşür. Diş taşı temizliği, tartar temizliği ,diş plağı temizliği gibi farklı isimlerle karşımıza çıkar. Dişlerdeki renkleşmelerin yanı sıra diş plakları, ağız kokusu ve diş çürüklerine neden olur .Bu nedenle altı ayda bir diş hekimi tarafından diş taşlarının temizlenmesi gerekir.

Diş taşı temizletmek zararlı değildir. Diş taşları ağız kokusu, diş renkleşmeleri, dişeti rahatsızlıkları, çürükler ve benzeri bir çok sorun ile ağız ve diş sağlığımıza zarar verir .ilerleyen dönemlerde de diş kaybına yol açar. Bu durumlara sebebiyet vermemek gerekir. Tabii bunun yanı sıra hastaların doğru diş fırçası ,doğru diş macunu ,doğru fırçalama teknikleri, düzenli temizlik, düzenli diş ipi kullanımı ve gargara kullanımı ile bu süreci desteklemesi gerekmektedir.

b-Gingivektomi: Dişeti dokusunun cerrahi olarak uzaklaştırılması işlemidir.

c-Gingivoplasti: Diş çevresindeki sağlıklı dişeti dokularının şekillendirilmesi işlemidir.

Gingivektomi ve gingivoplasti cerrahisi şu durumlarda kullanılır:

1-Kemik üstü psedo (yalancı) ceplerin ortadan kaldırılmasında

2-Diş etlerindeki fibröz ve ödematöz büyümelerin uzaklaştırılmasında

3-Diş etlerindeki asimetrileri gidererek estetiğin sağlanmasında

4-Diş eti kenarlarındaki form ve  şekil bozukluğunun giderilmesinde

5-Yapılacak kuron tutuculuğunu artırmada

6-Kısa diş sendromu dediğimiz gecikmiş pasif sürmeye bağlı kısa dişlerin boylarını uzatarak estetik görünüşü sağlamakta kullanılır.

Halitozis:

Ağız içi ya da ağız dışı sebeplerle kötü ya da hoşa gitmeyen kokuyu ifade eder. Dünya nüfusunun yaklaşık dörtte birini etkilediği düşünülmektedir. Ağız kokusunun sebepleri patolojik veya fizyolojik olabileceği gibi bazı vakalarda her ikisi de olabilir.

Patolojik halitozislerin %80-90’ı ağız içi kaynaklıdır. Diş eti ve mukoza hastalıkları, mantar ve enfeksiyonlar, kötü durumdaki implant ve protezler, diş çürükleri, kötü dolgular, tükürükte azalma ve ağız kuruluğu, ağız kanserleri, bademcik hastalıkları halitozise sebebiyet verir.

Ağız içinde diğer bir sebep ise dil kaynaklı ağız kokusudur. Dilin özellikle arka tarafı tükrükle iyi temizlenemez. Yapısal olarak girintili, çıkıntılı fissürleri (yarıkları) olan diller koku açısından yine önemli bir kaynaktır. Bu sebepten diş fırçalanırken mutlaka dilin de fırçalanması gerekir.

Profilaktik olarak ağızda kötü kokular oluşmaması için, ağız hijyenini öğreterek, hastalarımıza doğru fırçalama teknikleri göstererek ,altı ayda bir düzenli kontrollerle bu durumu minimalize edebilir hatta ortadan kaldırabiliriz.

Fizyolojik Halitozis

Uzun süren açlık sonrası yada beslenme alışkanlıklarına bağlı yemeklerden sonra fark edilen ağız kokusudur. Yüksek protein içerikli olan kırmızı et, balık, peynir ve süt ürünleri gibi gıdalarla bakterilerin etkileşimleri sonucunda oluşur. Soğan, sarımsak, baharatlar gibi koku veren yiyecekler, sigara, alkol ve kahve içimi sonrasında da, fizyolojik ağız kokusu oluşabilmektedir.

Fizyolojik halitozis, ağız hijyenine dikkat edilerek giderilebilir.